2 Mayıs 2013 Perşembe

Tanıtım: Queer As Folk


Amerika'nın sevilen kanallarından Showtime, henüz bu kadar Showtime değilken ama halen güzel diziler yayınlayan bir kanalken, karşımıza Queer as Folk adlı bir diziyi getirmişti. Yapım 2000-2005 arasında 5 sezon boyunca yayınını sürdürdü ve Amerika'nın ilk,  eşcinsel kadın ve erkekler üzerine kurulu uzun süreli drama dizisi olma özelliğini taşıyor. Yani, eğer homofobik biriyseniz ve yazıya devam edecekseniz, buradan sonra okuyacaklarınızın bünyenizde yaratması muhtemel olan etkiden sorumlu değilim.
Nasıl bir dizidir bu Queer as Folk?
Dizi, henüz bizim seviyemize ulaşamasalar da uyarlama yapmayı seven Amerikalıların İngilizlerin aynı isimli ve benzer temalı dizisinden uyarlanmış bir yapım. Genel itibarıyla 5 eşcinsel erkek ve bir lezbiyen çiftin arkadaşlıkları, aşkları ve yaşadıkları üzerine kurulu. Ama eşcinsel hakları veya AIDS gibi konulara da hikayeyle bağlantılı ya da bağlantısız olarak değiniliyor. Yer olarak da Pittsburgh şehri seçilmiş. Toplamda 83 bölüm kadar sürüyor ve Divxplanet'teki altyazıları da tam.
Not: Dizi bir vakitler, henüz ülkemizde sansür kelimesi pek bilinmezken Dizimax'te yayınlanmaya başlamış ama ömrü 3 bölüm sürebilmiş. Nedeni malumunuz...
Not 2: Dizi Kanada'da da ortak yapım usulü Showcase kanalında da yayınlandı. Hatta Amerika'ya oranla daha fazla ilgi görmüş ve dizi bitince Kanada kanalı diziyi kendisi devam ettirmek istemiş. Ama yayın haklarının çoğu Showtime'da olduğu ve kanal diziyi tadında bırakmak istediği için kabul etmeyince 5. sezondan sonra devam etmedi. Tabii ki ayağı yere basan bir finali var.
Buradan sonrasını karakterler üzerinden anlatmayı düşünüyorum, çünkü "içerik" zenginliği nedeniyle beklenilenden ya da istediğimden daha uzun bir şey çıkabilir.
Brian, 29 yaşında başarılı bir reklamcı. Aynı gömleği 2. kez giyiyor mu bilmiyorum ama aynı erkekle 2. kez yatmadığı bir ritüele sahip ve hayatından da oldukça memnun. Yakışıklı, kendini beğenmiş, erkeklerin kalbini kırmaya bayılıyor ve ukala. Ama 30 yaş sendromu var.
Michael, Brian'ın çizgi roman manyağı çocukluk arkadaşı. Kendisini destekleyen bir ailesi olsa da bedeninde, çalıştığı yerde gerçek kimliğini gizlemenin verdiği bir ağırlık var. Daha güzeli, Brian ile arasındakileri olamamışları çözümleyememekten gelme başka bir ağırlık var. 2.'sinin altında ne zaman kalacağı merak edilesi...
Emmett, dizinin en umuma açık eşcinseli. Kimliğinden utanmayan ve saklama gereği duymayan Emmett, giyim ve davranışlarıyla dikkati çeken ve zaman zaman bundan dolayı zorlanan biri. Ayrıca dizinin hal, tavır ve esprileriyle en eğlenceli karakteri.
Ted, dizinin bahtsızı. Orta yaşlı, iyi kalpli ama kendine güveni eksik ve insanı sıkabiliyor. En azından beni baydığı oldu. Dolayısıyla erkek ilgisini üstüne çekememekte ve durgun sex hayatından hiç hoşlanmamakta. Bu nedenle de Brian'ı eleştirmekten çekinmemekte. Durumunun Michael ile alakası da cabası...
Justin, Brian'ın kadrolusu. İkili dizinin ilk bölümünde, Brian'ın arkadaşlarıyla çıktığı gecede tanışıp one-night-stand yaptıktan ve 17 yaşındaki liselinin bekareti gittikten sonra Brian'ın kurtulamadığı ama sonrasında da alışmaya başladığı kişi. Homofobik bir babası ve oğlunun durumunu kabullenmek için uğraş veren bir annesi var.
Lindsay ve Melanie, dizinin lezbiyen çifti. Ailelerini genişletme çabaları çerçevesinde Lindsay, Brian'ın spermlerini kullanarak hamile kalmış. Bebek ve Brian'ın hayatlarında olması onlara dizide düşen pay. Lindsay/Brian kimyası ise ayrı bir olay.
Debbie,  Michael'ın annesi. Oğlunun eşcinselliğinden rahatsız olmayan ve destekleyen, diğer karakterlerle de içli-dışlı biri. İşlettiği kafe dizideki uğrak mekanlardan. Kardeşi Vic'in AIDS olması de cabası...
Dizi, yapısı ve kanalı gereği +16, belki de +18 bir yapım. Ama Spartacus'ü bilen ve izleyen zihniyetin bunu izleyemeyeceği söylenemez. Dizi, kanalının şimdiki adına yaraşır bir yapım ve oyunculukları da yerinde. Konu çeşitliliği ve müzikleriyle kendinden söz ettirmesi de cabası. Velhasıl, eğer homofobik değilseniz ve farklı tarzda bir yapıma ayıracak vaktiniz varsa buyurun izleyin. Hoş, homofobikseniz de izlemekle kıyamet kopmayacağına ve AIDS kapmayacağınıza göre ortada bir sorun olmaz bence. İyi seyirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder