Amerika’nın ulusal kanallarından ABC, geçtiğimiz dizi sezonunun taaa başlarında toplamda 10 yeni diziye onay vermişti. Ama bunlardan birini, yani Mistresses‘i diğer dizilerinin aksine sezon içinde değil de 2013 yazında yayınlamaya karar verdi. 13 bölüm yayınlanan ilk sezonunun ardından beklentilerini karşılamış olacak ki 2. sezon onayını da verdi.
Zira dizi dünyasının içindekiler az-çok bilir, yaz vakti taptaze olarak ekrana gelen ulusal kanal dizileri için bu alışılageldik bir durum değildir. Büyük çoğunluğu yoğun bakıma girme gereği duymadan direk morga yönlendirilirler. Ama asıl konu bu değil, ben amacıma döneyim. İlk sezonunu izlediğim ve sevdiğim Mistresses ile ilgili bir tanıtım yapayım diyorum. Nasıl bir dizidir Mistresses?
Efendim, kendisi uyarlama bir dizi. Dizi işinde profesyonel bir millet olan İngilizlerin BBC One kanalının, 2008-10 arasında 3 sezon yayınlanan aynı isimli dizisinden uyarlama. 2009 yılında Lifetime kanalı da bu amaçla bir girişimde bulunmuştu ama hazırlanan pilot onay alamamıştı. Sonrasında ABC’ye kısmet oldu. Dizi, genel tarzı ve en özet haliyle adının da çağrıştırdığı üzere ikisi abla-kardeş, diğer ikisi abla ile çok uzun yılların arkadaşı 4 kadının hayatı ve karmaşık ilişkileri üzerine kurulu.
Ama diziyi tanıtmak amaçlı bu 4 kadın üzerinden konudan da bahsedeyim tabii ki:
#Ek Bilgi# Karakteri özellikle Charmed dizisi ile bilinen Alyssa Milano canlandırıyor. Lifetime diziyi uyarladığında Milano’nun Charmed’daki rol arkadaşı Holly Marie Combs da dizinin kadrosundaydı. Kendisi İngiliz dizisinde Siobhan karakterine denk gelmekte.
#Ek Bilgi# Karakteri ilk önemli projesi olan Jes Macallan canlandırıyor. Kendisi orijinal dizideki Jessica‘ya denk gelmekte.
#Ek Bilgi# Karakteri genellikle konuk ya da birkaç bölümlük dizi kariyeri bulunanRochelle Aytes canlandırıyor. Aytes Lifetime kanalı bu dizi için çalıştığında da ana kadrodaydı. Kendisi İngiliz dizisinde Trudi karakterine denk gelmekte.
#Ek Bilgi# Karakteri tabii ki Lost ile tanınan Yunjin Kim canlandırıyor. Kendisi orijinal dizideki Katie‘ye denk gelmekte. Ayrıca oyuncusundan gelme sempatinin de katkısıyla dizi içinde hikayesini ve gidişatını en sevdiğim karakter.
İngiliz yapımı Mistresses’ı izlemedim. Orijinal-uyarlama ikilisinden genellikle birini tercih etme kuralımın da katkısı nedeniyle ikisi arasında karşılaştırma yapabilecek durumda değilim. Ama diğer bir açıdan karşılaştırırsak dizi için Sex and the City‘nin hafif versiyonu denilebilir. İçine biraz Desperate Housewivesda katılmış. İzlerken insanı yormuyor ve vakit geçirmek için uygun bir dizi.
Başka bir açıdan bakarsak da içinde yeterli miktar pembe dizi dozu da bulabilirsiniz, söylemiş olayım. Şu noktadan sonra burun kıvıranlara da Nida‘nın daha önce şu yazısında bu diziyle ilgili yazdığı sözlerle cevap vermek istiyorum:
“Ah beni bunlarla uğraştırma, memleket ne halde falan demeyin. Hepimiz Banu Alkan filmleri ile büyüdük ve bu tarz konulara bayılırız. Hatta bütün şirretliğine rağmen de içlerinde biri favorimiz olur. Gözlerinizi kısıp bakmayın, bazen sadece bakmak için de izlemek lazım. Kimi zaman kahramanınız, sadece sizin kafanızı boşaltan biridir.”
#Oyunculuklar: Rollerine oturmuş kişiler mevcut ama ödüllük de oynamıyorlar tabii ki. İlk başta bir garip gelse de onların kendisinin rollerine alışmasıyla siz de onlara alışıyorsunuz. Zaman zaman gayet basit olmakla birlikte senaryonun gelişine bağlı olarak da haklarını veriyorlar, yalan yok. Bazen kendilerinden beklemeseniz bile…
#Senaryo: Pembe dizi etiketini unutmazsanız sorun olmaz. Zira 4 kadının dizinin ismini bir şekilde içine alacak şekilde başına gelenler insanın ilgisini çekip kendine bağlıyabiliyor da. Ama yine de ilk bölüme bakıp da karar vermeyin, az daha izleyin. Ayrıca ilk sezonun sonundaki “To be contunied...” durumu takdire şayan bir şekildeydi bence. 2. sezon onayı almasaydı neler olurdu hiç bilmiyorum…
#Sonuç: ”Yazın daha rahat izlenebilecek dizilerden” olarak tavsiye edilecek bir dizi Mistresses, ama ulusal kanalların yazın başlattıkları yeni dizilere onay verme ihtimalleri düşük olduğundan, ucu açık bir şeyi tavsiye edeceğime tanıtım yazmamayı tercih ederim diyen biri de olduğumdan ancak bu zamana kaldı.
Dolayısıyla artık yazı-herhangi bir tatili mi beklersiniz, pembe dizi-vari dizileri severim ve boş zamanım bol-ben şimdi de izlerim der misiniz o kadarını bilmem. Ama bu tarz diziler ilgisini çekenler en azından bir ara biraz olsun deneyebilirler. Velhasıl, benden bu yazılık da bu kadar artık, adet gereği iyi seyirlerdeyip gidiyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder