2 Eylül 2014 Salı

NBC'nin Yeni Sezon Dizileri

Yeni sezon ABD ulusal kanal dizileri yazı dizisinde gelelim son kanala, yani NBC’ye. Her sene en fazla sayıda diziye onay veren, en fazla sayıda diziyi iptal eden ve buna paralel olarak en fazla beddua pointsi de toplayan NBC, geçen sezon 14 diziye onay vermişti. Bunlardan sekiz tanesini iptal ederken üç tanesine de (The BlacklistChicago PDAbout a Boy) onay verdi. Üç diziye de sezon içinde yer bulamadığından yaza attı ve bunlardan Crossbones geçtiğimiz günlerde iptal edilirken, The Night Shift ve komedi dizisi Undateable onay aldılar.

NBC, bu sezon ise mini dizi, event series ve klasik diziler dahil 17 yeni diziye onay vermiş durumda. Bunlardan 10 tanesi drama, yedi tanesi ise komedi.

(Event series denilen kavram, konusu ilk sezon içinde iyi kötü sonlandırılacak ama eğer iyi bir reyting alırsa ve getirisi güzel olursa devamı istenecek diziler için kullanılıyor.)

Not: Yazı önce Sonbahar dönemi dizileri, sonra sezon ortası dizileri şeklinde ilerleyecek. Bunu yaparken de önce dramalara, sonra komedilere girmeyi planladım. Dayanamayıp konulardan sonra kişisel yorum eklediğim de doğrudur ve yazıda tabii ki kendi içinde alfabetik bir sıra kullandım.


1) Constantine

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 24 Ekim Cuma, Grimm’in arkasından

The CW’daki iZombie ve The Flash, FOX’taki Gotham’ın ardından NBC de bu sene Constantine ile bir DC Comics dizisi ekrana getiriyor. Diziyi, TV için Da Vinci’s Demons’ı hazırlayan David Goyer veDexter ile The Mentalist’in arkasında yapımcılık yapan Daniel Cerone hazırlıyorlar.

Konu: John Constantine, geçmişi günahlarla dolu ve insanlığı doğaüstü tehditlerden korumakla uğraşan bir kara büyü ustası. Bir süredir bütün işlerden elini çeken adam, peşinde kendisini izlemesi için görevlendirilmiş otoriter melek Manny (Harold Perrineau) ve yardımcı niyetine arkadaşı (Chas Chandler) ile birlikte, borçlu olduğu bir arkadaşının kızını kurtarmak için işlere geri dönüyor.

Not: Sağır sultan duydu ama yazayım: NBC dizinin ilk bölümünü nete verdi, hatta Türkçe altyazısı da hazır.

Kişisel Yorum: Ben internete verilen pilotu izledim. Güzel miydi? Evet, öyle diyebilirim. Yalnız şöyle bir şey oldu ki, pilotta ana kadın karakter olarak izlediğimiz Liv Aberdine karakterinin hikâyeden kısa sürede çıkarılıp yerine çizgi romanda da olan Zed Martin’in (Angélica Celaya) eklenmesine karar verildi. Bu durumda ben “O izlediğimiz pilot ne işe yarayacak?” diye bir düşünmedim değil ama yine de iş görür gibi geliyor.

Bir de mümkünse 2005 yapımı film olan Constantine’i karşılaştırma için devreye sokmayın. Gerek yok sayın seyirciler. İyi seyirler.



2) State of Affairs

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 17 Kasım Pazartesi, The Voice’un arkasından

The Blacklist’te yapımcılık yapan Joe Carnahan’ın yaratıcısı olduğu politika ve casuslukla ilgili bir dizi. Dizinin başrolünde Grey’s Anatomy’nin Emmy ödüllü eski oyuncusu Katherine Heigl var. Kendisi bu diziyle TV’ye dönüş yapmış olacak.

Konu: Dizi Charleston ‘Charlie’ Tucker (Heigl) ve hayatı üzerine kurulu. CIA’in başarılı analistlerinden Charlie, Amerikan Başkanı Constance Payton’a (Alfre Woodard) günlük olarak brifing veren ekibin başına getirilir. Yeni işinde ahlaki ve yargısal olarak ülkeyle alakalı birbirinden önemli konularla boğuşması ve ekibiyle birlikte birçok defa inisiyatif kullanması gerekecektir. Charlie, aynı zamanda kocasını kendisinin de dahil olduğu bir terör kazasında kurban vermiştir ve hala bu olayın arka planını araştırmaktadır. Rahmetli kocasının şimdiki başkanın oğlu olduğu da ek bilgi olsun.

Kişisel Yorum: Merhaba bu sezonun The Blacklist’i. Arkasındaki adamın diğerinin içinde olması zaten ayrı, dizi geçen sezon The Blacklist’in yayınlandığı saatte de yayınlanacak. Ayrıca nasıl James Spader’in de katkısıyla fragmanı nette, kendisi Amerikan basınında ilgi çektiyse, bu da Katherine Heigl katkısıyla aynı şekilde ilgi çekiyor. Tutması şaşırtıcı olmaz herhalde. Ben deneyeceğim de zaten. Bence siz de en azından bir fragmana bakıverin.



3) The Mysteries of Laura

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 24 Eylül Çarşamba, 20:00’de.

İspanyol dizisi Los misterios de Laura’dan uyarlama. Komedi-drama tarzında, bölümlük bir polisiye olacak. 17 Eylül’de kanalda ilk bölüm için özel bir gösterim olacak.

Konu: Laura Diamond (Debra Messing), New York’ta çalışan başarılı bir Cinayet Masası dedektifidir. Yardımsever ortağı Billy ile (Laz Alonso) birlikte işine bakarken bir yandan da bekâr bir anne olarak iki yaramaz çocuk büyütmeye çalışmaktadır. Dahası bir de boşanma kâğıtlarını imzalatmaya çalıştığı eski kocası (Josh Lucas) hayatının içinde bir köşede durmaktadır.

Kişisel Yorum: The Mysteries of Laura’nın bu sezon yayınlandığı yerde geçen sezon Revolution yer alıyordu. Revolution’ın kendisinde de bir hak etmişlik vardı ama o saat, karşısındakilerden dolayı konu NBC olunca pek sağlam bir saat değil. Yoksa ben Debra Messing seven biri olarak, dizinin içindekilere bakarak çok bir şey vaat edeceğini düşünmemekle birlikte, şu dakika denemeye gönüllü bir bakış açısındayım.

Ama yine de bir ilk bölüm reytingine bakmak lazım…



4) A to Z

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 2 Ekim Perşembe, yeni komedi Bad Judge’ın arkasından

Kahkaha efektsiz bir komedi dizisi olacak. Dizinin yaratıcısı Arabalar 2 filminin senaristi Ben Queen.

Konu: Andrew (Ben Feldman) bir flört sitesi için çalışan ve rüyalarının kızıyla tanışmayı bekleyen bir romantiktir. Zelda (Cristin Milioti) ise özgürlüğüne düşkün, hippi annesi olan bir avukattır. İşte bu ikili, iş amaçlı karşı karşıya geliyorlar ve kısa sürede sevgili oluyorlar. Bundan sonrasında dizide ilişkileri, A’dan Z’ye bir zaman çizelgesi halinde işlenecek.

Dizide Katey Sagal anlatıcı olarak yer alıyor.

Kişisel Yorum: ABC’nin Manhattan Love Story dizisi gibi benim bunu da izleyesim var. Fragmanı hoşuma gitti. Gözümün tutmadığı Bad Judge’ın arkasından yayınlanmasından kıllansam da bulunduğu konum, ‘iyi’ bir dizi çıktığı takdirde kendisini kurtarır. Hem bakarsınız How I Met Your Mother’dan buraya müşteri de gelir, belli mi olur?



5) Bad Judge

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 2 Ekim Perşembe, The Biggest Loser’ın arkasından

Kahkaha efektsiz komedi dizisi olacak. Dizinin yaratıcıları Saturday Night Live ve Anchormanserisinde birlikte çalışan Will Ferrell ve Adam McKay.

Konu: Los Angeles’ta hâkimlik yapan Rebecca Wright (Kate Walsh), pervasız ve patavatsız, parti yapmaktan hoşlanan ve hayatı çığırından çıkmış birisidir. Ün yapmış yargıcın bu hayatı, annesi cezaevine düşen sekiz yaşındaki Robby Shoemaker (Theodore Barnes) ile tanıştıktan sonra değişmeye başlar. İkisinin de hayatı bu tanışmaya değişecektir ve belki de Rebacca’nın durulması için bir umut doğmuştur…

Kişisel Yorum: The Biggest Loser Amerika’da bir The Voice olmasa da talep gören bir yarışma. O bakımdan arkasından yayınlanmanın getirisi güzel olabilir. Tabii bir de Scandal’ın karşısında yayınlanmanın baltalamaması lazım. Neyse fark etmez, ben zaten izleme niyetlisi değilim. Dahası Kate Walsh’u drama üzerinden izlemek isteyen birisi olarak Private Practice üzerine bu hayırlı da gelmez. Aklımda kalmasın diyorsanız bir fragmana bakın ya da bakmayın.



6) Marry Me

Dönem: Sonbahar

Başlangıç: 14 Ekim Salı, ikinci yayın gününde The Voice’un arkasından

Konu: Annie (Casey Wilson) ve Jake (Ken Marino) altı yıldır sevgilidirler ve duygularını ifade etmekte zorlanan Jake sonunda cesareti toplayıp malum soruyu sormaya karar vermiştir. İkili birlikte çıktıkları kısa ama güzel tatilden dönüşte tam teklif edecekken Annie farkında olmaksızın Jake’in işi yavaştan almasından konu açar ve Jake’in elindeki yüzüğü geç fark edince ortaya tuhaf bir durum çıkar.

Bunu telafi etmek için Jake’in iş yerine gidip bu sefer teklifi kendisi yapar. Ama o sırada patronu tatile gitmek için kendisine yalan söylendiğini anlayarak Jake’i kovar. İkili bu tarz durumların içinde kaybolmaya başlamışken ve hayat da akmaya devam ederken, işin doğrusu için doğru bir yer, zaman arayışı içine girerler.

Kişisel Yorum: Yanlış bilmiyorsam eğer, şu zamana kadar rakipleri kim olursa olsun, The Voice’un arkasından yayınlanan komedi ya da drama dizilerinden hiçbirisi sezon sonunda iptali görmedi. Dolayısıyla bir şekilde yürür bence. Hatta konu ve fragmanı ilgisini çekenler için iyi bir iş de çıkabilir; zira Happy Endings’in bitişinin birçok kişinin içinde bir yara olması durumu da var.

Ama şöyle bir durum da var ki bunların hiçbirinin benim açımdan bir anlamı yok. Tutsun tabii ama ben izlemesem de olur.



7) A.D.

Dönem: Sezon Ortası

2013 yılında History Channel’da 10 bölüm süren The Bible (İncil) adlı bir mini dizi yayınlandı. Üstelik reyting ve eleştiri bakımından da oldukça öne çıkan bir mini dizi oldu. İşte NBC de buradan kaptırarak o dizinin arkasındaki isimleri işin başına geçirerek bir mini dizi daha hazırlattı.

Sezon 12 bölüm sürecek.

Fragman: Henüz yok.

Konu: The Bible dizisinin hikâyesi İsa’nın çarmıha gerilmesi ile bitti. Ama dünyanın çoğunun da bildiği üzere bu sadece hikâyenin başlangıcı. İsa’nın ölümü ve havarilerine olanlardan sonra birçok şey değişmiştir. Dizide bundan sonra olanlar, İsa’nın yolundan gidenlerin çektikleri, yaşadıkları ve inançları korumak, yaymak için yaptıkları işlenecek.

Kişisel Yorum: Ben The Bible’ı izlemiş değilim. O vakitler merak etsem de vakit bulamamıştım ve açıkçası sezon ortası gelene kadar onu veya o zamanlarda bunu izlemeye –diğer dizilerden- vakit kalacağından da emin değilim. Onu bir kenara bırakırsak, kabul etmek gerekiyor ki –daha önceki çeşitli örneklere de bakarsak- adamlar kendilerine geldi mi bu işi genellikle beceriyorlar.

O nedenle eğer hikâye bir yerinden ilginizi çekiyorsa bence deneyebilirsiniz. Ayrıca hikâye kaldığı yerden devam ediyor gibi olsa bile A.D.’den The Bible’ı izlemeyi gerektirmeyecek bir dizi de çıkarabilirler.



8) Aquarius

Dönem: Sezon Ortası

‘Event series’ formatında hazırlanmış bir dizi; sezonu 13 bölüm sürecek. Dizinin yaratıcısı John McNamara, çeşitli dizilerde birkaç bölümlük yazarlık veya yapımcılık yapmış birisi.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Yıllardan 1967. İlaç deneylerinin, nikahsız birlikte yaşamaların ve Vietnam Savaşı’nın toplumun parçası olduğu bir dönem. Saygın bir avukatın kızı kayboluyor ve Los Angeles polisinden Çavuş Sam Hodiak (David Duchovny) de davaya atanıyor. Yanına da ortak olarak Brian Shafe (Grey Damon) veriliyor. İkili, araştırmalarına devam ederken kendilerini Charles Manson’ın (Gethin Anthony) karşısında buluyorlar, ki dönem kendisinin tam da aktifleşmeye başladığı bir zaman. Böylece polis teşkilatı ve onun arasında kedi-fare oyunu başlamış oluyor.

Not: Charles Manson, sorunlu ve içeri çıkıp durduğu bir çocukluk-gençlik geçirmiş birisi ve 1967 zamanı çevresine bir tarikat misali bir grup toplamaya başlar. Çoğu kadınlardan oluşan bu grubun yaşadığı bir çiftlik de vardı. Manson’ın yönlendirmeleriyle bir süre sonra takipçileri cinayet işlemeye, hatta aile katliamı bile yapmaya başlıyorlar. Grup 1971’de yakayı ele veriyor ve tam bilinmese de tahminlere göre 35 kişiyi öldürmüşler.

Kişisel Yorum: Ben bunu güzel bir açılış reytingi olursa kesin izlerim. Charles Manson manyağının hikâyesine ilgim de vardır; zira bir The Following çıkmadıkça bence sorun da olmaz. Aynı onun gibi bunun kadrosu da ilgi çekici. ‘Event series’ tarzında olması hikâyeyi de sündürmez üstelik. Fragmanı beklemelerdeyim.



9) Emerald City

Dönem: Sezon Ortası

İlk sezonu 10 bölüm sürecek ve yazarlığını NBC için Siberia’yı yazmış olan Matthew Arnold yapacak.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Annesinin ölümüyle ilgili çaresizce ipucu peşinde koşan Dorothy Gale, pis işlerin döndüğü bir yer altı tesisine girer ama aklındaki görevi başaramadan zor bela çıkıverir. Üstelik yanında da bir tane K9 polis köpeğiyle. Dışarıdaysa hava berbattır ve kasırga vardır. Dorothy kasırga bağlantılı anlaşılmaz bir karmaşa sayesinde kendisini bir anda başka bir dünyanın içinde bulur ve sonuç: Oz Büyücüsü’nün dünyasına hoş geldiniz.

20 yaşındaki Dorothy tüm bunlar yetmezmiş gibi kısa süre içinde bulundukları yerdeki krallıkların kaderini kendi elleri arasında kalmış olarak bulur.

Kişisel Yorum: Direkt olarak izlemesek de olur diyemiyorum ama sanırım NBC’ye güvenemediğimden, bu diziden iyi bir şey çıkmayabilir gibi geliyor. Gerçi daha kadronun k’sı, fragmanın saniyesi ortada olmadığından ne çıkaracakları belli olmaz; hemen de karalamamak lazım. Bu diziye yorum için daha erken.



10) Odyssey

Dönem: Sezon Ortası

Dizi, Grey’s Anatomy’nin arkasında yapımcılık yapan Peter Horton’un hazırladığı bir dizi.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Bir grup Amerikan askeri Kuzey Afrika’da cihatçı bir grupla savaşırlar ve öğrenirler ki öldürdüklerinden birisi El Kaide’nin en önemlilerinden biridir. Bir anne, eş ve ekibin tek kadın üyesi Çavuş Odelle Ballard (Anna Friel) da bunun üstüne cihatçıları destekleyenlerden birinin önemli bir Amerikan şirketi olduğunu öğrenir ve işler karışır. Her şey ortaya çıkmadan birlik saldırıya uğrar ve herkes öldü sanılır. Ama Odelle hayatta kalmıştır.

Bundan sonrasında birbirleriyle bir alakaları olmayan üç kişi; Odelle, bahsi geçen şirket için avukatlık yapan Peter Decker (Peter Facinelli) ve politik aktivist Harrison Walters (Jake Robinson) kendilerini uluslararası bir komplonun ortasında buluyorlar.

Kişisel Yorum: Tanrı önce NBC’nin, sonra benim günahlarımı affetsin ama kendisini NBC’ye beğenemedim ben. Başka bir kanalda veya bu kanalın garanti bir saati olmadıkça tutacağına pek inanmıyorum. Onu da geç, bir de bu tarzda diziler ulusal kanallara biraz büyük değil mi? Aman neyse, önce bir fragmanını atlatalım bakalım. Belki birinin kafasına taş düşmüştür de iyi bir çıkmıştır…



11) Allegiance

Dönem: Sezon Ortası

İsrail’den ithal hazırlanan dizinin arkasındaki isim, Oceans 12 ve The Adjustment Bureaufilmlerinin senaryo yazarlığıyla adı bilinen George Nolfi.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Eski savaş kahramanı Alex O’Connor, Rus ilişkileri konusunda uzmanlaşmış yeni işi CIA’de analistlik yapan birisidir. Şok edici bir şekilde öğrenir ki sevgili birbirine çok bağlı anne ve babası eskiden Rus ajanlarıdır ve Kremlin, onları yeniden göreve çağırmaktadır. Ortada Amerika’yı çok zor bir durumda bırakacak terörist bir plan vardır.

Katya (Hope Davis) yıllar öncesinde KGB adına bir Rus ajanı olarak çalışmıştır ve Amerikalı bir iş adamı olan Mark’ı (Scott Cohen) casusa çevirmesi görevi verilmiştir. İkisi bu arada aşık olmuşlardır ve Rusya, ileride gerek olmaları durumunda kullanılacakları şartıyla evlenmelerine izin vermiştir. Sessiz geçen yılların ardından, her şeyin unutulduğu sanılsa da artık o zaman gelmiştir ve yeni görevleri, kendi oğullarını bir casusa çevirmektir.

Kişisel Yorum: Ben bu diziyi FX’in The Americans dizisine benzettim. Ama güzel olan şu ki, onu ağır bulduğumdan devam edemeyerek bırakmıştım; bu dizi ise ulusal kanalların hafif tarzından dolayı daha bir denenesi duruyor. Aile karmaşalarını da seven biri olarak, kadrosu da ilgi çekici durduğundan deneyeceğim. Tek isteğim Amerikan milliyetçiliği kısmını dozunda kullanmaları.

Bence siz de en azından çıktığında fragmanına bir şans verin.



12) Heroes: Reborn

Dönem: Sezon Ortası

NBC’nin dört sezon sürüp 2010 yılında iptal olan Heroes dizisi malumunuz. Kanal, geçen yılların ardından isminden de anlaşılacağı üzere diziyi geri döndürmeye karar verdi. Mini dizi özelliğindeki yapımın sezonu 13 bölüm sürecek.

Dizinin arkasında Heroes’u hazırlayan Tim Kring yine olacak. Yeni karakterlerle birlikte yeni bir hikâyenin izleneceği söylenen dizide, şimdiye kadar gelen haberlere göre eski karakterlerden Noah Bennett’i canlandıran Jack Coleman da geri dönecek. Diğerlerinden ne kadarının döneceği tam olarak belli değil…

(Milo Ventimiglia yeni dizilerden The Whispers’ın kadrosunda. Hayden Panettiere hali hazırdaNashville’de oynuyor. Masi Oka Hawaii-Five-O’da oynuyor. Sendhil Ramamurthy de Beauty and the Beast’te mesela.)

Fragman: Henüz yok.

Kişisel Yorum: O zamanlar devam eden “Heroes vs. Lost” kapışmasında ben tercih hakkını Lost’tan yana kullanan ve Heroes’u denemeyip uzak kalan biriyim. Zaten hikâyenin iptali görmesi ve son sezon zamanında yediği küfürleri de düşünürsek, pişman olduğum bir karar da olmadı. (Lost’un finali de buna dahil.) Ama birkaç sezon sürüp de ucu açık kalan dizilere, izlemiyor bile olsam biraz üzüldüğüm doğru. O nedenle son isteyenlere, Heroes’u özleyenlere hayırlı olsun deyip sahneden çekileyim en iyisi.



13) The Slap

Dönem: Sezon Ortası

NBC’den bu sezon bir mini dizi daha geliyor ve bu sefer Avustralya’daki aynı isimli diziden uyarlama bir yapım hazırlanıyor. Gerçi o dizi de Avustralyalı yazar Christos Tsiolkas’ın çok satan romanından uyarlama ve diziyi Brothers&Sisters’ın arkasındaki isim Jon Robin Baitz hazırlıyor. Diğeri gibi bunun da sezonu sekiz bölüm sürecek.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Hector’ın (Peter Sarsgaard) 40. yaş günü gelip çatmıştır ve karısı ona güzel bir parti hazırlamıştır. Parti akıp giderken, daha doğrusu Hector herkesi idare etmeye çalışırken öfkeli kuzeni yaramazlık yapan başka bir ailenin çocuğuna tokat atar. Bu da küçük bir olay gibi görünse de gittikçe büyümeye başlar ve partinin tadını çıkarır. Ama burada da kalmaz.

Tokat bir ailenin parçalanmaya başlamasına, partidekilerin sırlarının ortaya çıkmaya başlamasına ve kişilerin değer verdiklerini ve değerlerini sorgulamasına neden olur.

Mary-Louis Parker da partide bulunanlardan, Hector’un yakın bir arkadaşı ve dizi yazarlığı yapan Anouk’u canlandıracak.

Kişisel Yorum: Aile karmaşalarını seven birisi olarak bunu denemeye gönüllüyüm. Gerçi o dönemde bir mini diziye vakit olur mu diğer dizilerden merak etmiyor değilim. Ama Weedsmacerasından sonra Mary-Louis Paker ve The Killing macerasından sonra Peter Sarsgaard izlemeye gönüllüyüm ben. Sekiz bölüm sürmesi de avantaj bir durum.


Dizinin orijinal, Avustralya versiyonundan...


14) Mission Control

Dönem: Sezon Ortası

Kahkaha efektsiz bir komedi olacak. Dizinin arkasındaki isim, It's Always Sunny in Philadelphia’da yapımcılık, zaman zaman yazarlık yapan ve Cricket karakteriyle rol da alan David Hornsby.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Dr. Mary Kendricks (Krysten Ritter), sert ama zeki, NASA’da bir grup bilim adamına önderlik yapan bir uzay mühendisi. Dönem 1960’lar. Etraf erkek kaynıyor ve işi hiç kolay değil. Başında yeterince şey yokmuş gibi ilk karşılaşmalarında kendisini sekreter sanan Tom’u (Tommy Dewey) patronu kendisine yardımcı olarak atıyor. Bu bahsi geçen herkesinse tek bir amacı var: Birilerinin Ay’a ayak basmasını sağlamak. Hadi kolay gelsin.

Kişisel Yorum: Başrol ikiliyi başka projelerden seven birisi olarak ‘denemeye’ gönüllüyüm gönüllü olmasına da tabii ki güzel bir açılış reytingi talep edeceğim. Zira tarzından dolayı basit kaçabilir veya bayat kalabilir izlenimi uyandırmadı da değil. Ama bir de fragman çıksın, o kısmına da ayrı bir vakitte bakarız.



15) Mr. Robinson

Dönem: Sezon Ortası

Kahkaha efektsiz bir komedi. Diziyi The Office’in son iki sezonunda yapımcılık, bazen de yazarlık yapmış Owen Ellickson hazırlıyor. Sezon altı bölüm sürecek.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Craig Robinson (Craig Robinson), müzikteki çıkışını yapmaya çalışmaktadır ama faturalarını da ödemesi gerekmektedir. Bu nedenle bir okulda müzik öğretmeni olarak iş bulur. Öğrencilerinin dersini çantada keklik olarak gördüğünü fark ettiğindeyse onlara ilham vermeye ve derste uyuklayanların uykularını açmaya karar verir. Tabii değişik ders stili nedeniyle zaman zaman okul müdiresi (Jean Smart) ile de karşı karşıya gelir.

Kişisel Yorum: Bu yıl ekranı, ismi oynadığı diziye verilen komedyenler bastı resmen. Mulaney (FOX) ve Cristela (ABC) aklıma geldi bunu görünce. Bir de aklıma ilk sezon sonunda iptal olan George Lopez’den Saint George (FX) ve Kirstie Alley’den Kirstie (TvLand) geldi. Sanırım aklım fesatlığa işliyor… Neyse, “The Office’ten başroldeki adamın hatırı var, konu beni çeker,” diyeniniz varsa buyursun. Ben pas geçeceğim.



16) One Big Happy

Dönem: Sezon Ortası

Kahkaha efektli bir komedi dizisi olacak. Dizinin yapımcılarından birisi Ellen Degeneres ve senaristliği Ellen ve 2 Broke Girls’te çalışmış Liz Feldman yapıyor.

Fragman: Henüz yok.

Konu: Lizzy (Elisha Cultbert) ve Luke (Nick Zano) birbirlerinin en iyi arkadaşlarıdır. İkisinin de ailesinin boşanması ikisini birbirine yaklaştırmıştır ve ondan beridir yan yanalardır. İkisi de hala bekârken, bir gün bebek sahibi olmaya karar verirler. Lezbiyen Lizzy ve heteroseksüel Luke hastane üzerinden de uygulamaya koyulurlar. Bu sıralarda Luke, birkaç gün sonra İngiltere’ye dönecek olan Puredence (Kelly Brook) ile tanışır. Luke ve Lizzy’nin pek sevmediği Prudence, kızın kalan vaktinde birlikte zaman geçirmeye başlarlar.

İşte, tam Lizzy hamile olduğu haberini almışken Luke da Prudence ile evlendiklerinin haberini vermesin mi?. Buyurun farklı türden, yeni bir aileye…

Kişisel Yorum: İki sezon önce bu sefer Ryan Murphy’nin hazırladığı iki eşcinsel erkeğin bir kadınla ücret karşılığı anlaşıp tüp bebekle çocuk sahibi olmaları üzerine, yine NBC’de The New Normalyayınlanmıştı. Bir sezon sürse de reyting gidişatından senarist durumu çakıp güzel bir son hazırladıydı diziye. Bir an o aklıma geldi ama belli olmaz, belki bu seferki daha ilgi çekici olur.

Nasıl o dizi ‘kendisine bağlamıyor ama izliyorsun işte’ özelliğine sahiptiyse, ben bundan da aynı şeyi bekliyorum. İyi bir başlangıç reytingiyle ilk bölümü denenebilir.



17) Unbreakable Kimmy Schmidt

Dönem: Sezon Ortası

30 Rock’ın arkasında birlikte çalışmış iki isim olan Tina Fey ve Robert Carlock’un hazırladığı, 13 bölüm sezonu olacak bir komedi dizisi. Kahkaha efektsiz olacak ve başlangıcı için Bahar 2015 deniyor.

Fragman: Henüz yok.

Konu: 15 yıl boyunca bir tarikatın içinde yaşayan Kimmy (Ellie Kemper), üç başka kadınla birlikte kurtarıldıktan ve bu durum bir de ünlü ‘Today’ şovda gündeme geldikten sonra yeni bir hayata başlar. Indiana’ya doğru otobüsle giderken bir anda fikir değiştirir ve kendisini New York’ta bulur. Hayatındaki her şeyin ilk gününde kalacak yer ararken Times Square’de robot kılığına giren Tituss (Tituss Burgess) ile tanışır, ki kendisi Broadway’de ünlü olmak isteyen bir eşcinseldir. Dahası bir de zengin bir ailenin yanında dadı olarak işe girer. Kimmy için sıfırdan, yeni bir hayat başlamıştır.

Dizide Kimmy’yi dadı olarak işe alan kadını 30 Rock ile bilinen Jane Krakowski canlandıracak.

Kişisel Yorum: Normalde dışarıdan bakarsak ortaya izlenilesi bir dizi çıkar mı bilmiyorum ama ben Tina Fey zekasını seven biriyim; dolayısıyla iyi bir açılış reytingi karşılığında diziyi deneyesim var. Ama aynı zamanda daha bahara da çok var. Bir o zaman gelsin, tekrardan bakarız…



18) Shades of Blue

Dizi oyuncusu JLo versek alır mısınız?

Yazının girişinde 17 dizi dedim ama aslen NBC’nin onay verdiği bir dizi daha var. Ama şöyle bir fark var ki dizi bu sezon içinde değil, garanti bir şekilde ‘gelecek’ 2015-2016 sezonu içinde yayınlanacak. Bu kadar dizi yazmışken haliyle onu da ekleyeyim dedim.

Zaman zaman oyuncu olarak karşımıza çıkan, hatta 1998’de Selena ile Altın Küre’ye aday gösterilen Jennifer Lopez, 2010’daki HIMYM konukluğunu saymazsak 1994’ten beri TV’den oyuncu olarak uzak duran birisi ama sinemadan sonra dizi oyunculuğuna da el atmış durumda.

Dizide JLo’ya yapımcı olarak Ryan Seacrest eşlik edecek.

Fragman: Tabii ki yok.

Konu: Polisiye bir dizi olacak ve Harlee McCord (Lopez) adında bekâr bir anne, bir dedektif üzerine kurulu olacak. Başarılı işler çıkaran FBI’a bağlı Yolsuzluk Karşıtı Görev Kuvveteri’nde çalışan McCord, çalışma arkadaşlarınca bir çeşit ihanete uğrayınca kendisini ahlaki bir karmaşanın içinde bulur. Kendisini temize çıkarmak için de çalışma arkadaşlarına karşı çalışmak zorundadır.

Kişisel Yorum: Daha görmeden JLo’nun dizi oyunculuğu için bir şey söylemek istemiyorum. Zaten daha ohooo, bir yıldan fazla var. O zamana hala yaşıyor olursak bunu o zaman düşünürüz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder