9 Nisan 2015 Perşembe

The Vampire Diaries 6x14: Çerçeveletip duvara asacağım!

Emekli olacak her polisin hayali: Açık kalmış davayı kapatmak.Emekli olacak her polisin hayali: Açık kalmış davayı kapatmak.
Bir The Vampire Diaries bölümünden alışılageldiği üzere bir kere daha merhabalar efendim. Reytingi normal ve duygusalı bol bir bölümü daha arkamızda bırakıverdik. Tyler, Olivia, Kai, Bonnie, Jo beşlisinin olmadığı bölümdü ama şikâyet edemeyeceğim. Onların hikâyesinin sırası değildi zaten, gelelim nasılına:

Ekstra: Bu bölümle birlikte dizinin kadrolu oyunculuğundan ayrılan Steven R. McQueen, şu videoyla dizinin fanlarına veda da etti. Ayrıca ayrılık haberi gelmeden önce TNT kanalı için planlanan ama henüz onay almamış Teen Titans dizisiyle görüştüğüne dair haberler çıkmıştı; ben bu ayrılığı oraya yormuş olabilirim… Zaten o kadar kası yapmışken bir süper kahraman dizisinde oynayıversin bence de.

Geçen bölümde olanlardan sonra dizinin bu bölümü üç nokta üzerinden yürüdü: Liz’in kanseri, Jeremy’nin sanat (!) okulu, Enzo’nun (saçma) nefreti. Öncelikle en temelinden, Liz’den gireyim diyorum.

Vampir kanının tedavi edemediği, tıbbın da çare olamadığı kansere yakalanan Liz için azalan zaman bu bölümde nihayete erdi ve Caroline annesini kaybetmiş oldu. Duygusal da bir kaybedişti açıkçası, beğendim. Basit bir karakter olmadığından basit bir şekilde gitmedi. Caroline dışında elbette ki herkes ama bunların içinde görüldüğü üzere en çok Damon etkilendi. Dizinin başında vampir-insan çatışması gereği her ne kadar anlaşamasalar bile Şerif Forbes Alaric’le birlikte sahip olduğu belki de en gerçek dosttu.

Matt ile birlikte hileye hurdaya karışmadan insanlık özelliğini muhafaza eden ve bunu seven Elizabeth’ten geriye ebeveyn olarak sadece Matt ve Bonnie’nin anneleri kaldı. Onlar da ortada yok. Peki, oraya gelene kadar?
Not: Caroline, Elena’dan daha güzel ağlıyor.
Severdim kendisini, toprağı bol olsun. God bless you.Severdim kendisini, toprağı bol olsun. God bless you.
Gerçek hayatta ne kadar böyledir tartışılır ama polisiye dizilerde bir şerif veya komiser yıllar sonra emekli olacaksa ortaya bir ‘kariyer davası’ çıkar. Yıllarca aklını kurcalayan veya kendisinin de bağlantısı olan bir dava son bölümde çözülüverir. Liz’de de olan buydu işte; Damon’ın vampir saldırılarını çıkarınca elinde Elena ve Jeremy’nin ailesinin geçirdiği kaza kaldı. Öncelikle şunu söyleyeyim, sadece kaza olması çok hoşuma gitti. Zaten yeterince şey olup biterken çok eskilerde kalmış bir şeyin daha açılmasını kaldıramazdım sanırım.

Damon, Elena ve Jeremy’nin dahiliyetiyle olay çözüldükten sonra Liz rozetini koyarak merkezi terk etti artık. Daha doğrusu biraz da zorunda kaldı, çünkü fenalaştı. Annesine emeklilik zamanı için sürpriz hazırlayan Caroline konuşma fırsatı bulamasa bile son nefesinden öncesine yetişebildi. Gelecek bölümde cenaze var yani… Hatta Liz’in isteği üzerine anma konuşmasını Damon yapacak.

Liz’in son dönemleri sadece Gilbert kazasıyla geçmedi elbette. Annesinin son günlerinde yaşayacağı evi hazırlayan Caroline da bu süreçte Stefan ile birlikte hazırlık yaptı. Annesi istediğinden onun yanında olduğunu düşündüğü için ilk olarak bu konuyu aştılar. Stefan tabii ki annesi yüzünden bir çeşit depresyonda olan Caroline’ı rahatlatmaya çalıştı. Bu amaçla da yolları Liz’in Caroline’a bisiklet öğrettiği ana düştü. Sonrası malum…

Bölüm fragmanından dolayı ne göreceğimi biliyordum ama itiraf edeyim, ilk üç saniye bir afalladım. Dahası sanırım “Ya bu kadar beklettik, bari değsin,” demişler, çünkü öyle basit bir şey de olmadı. Stefan-Caroline öpüşmesi baya baya uzun sürdü ya. Sonrasında ikisi de diyecek bir şey bulamadı ama buna takılmayacağım, daha bu dizinin sezonunu bitirmesine sekiz bölüm var çünkü… Ama üstümden yük kalktı açıkçası. Güzel oldu, harika oldu, mükemmel oldu.

En son bir dizi için neyi bu kadar bekledim diye düşündüm, bulamadım.En son bir dizi için neyi bu kadar bekledim diye düşündüm, bulamadım.

Not: Bu dizide bu tarzda bir zevki en son ne zaman aldığımı biliyorum ama: 100. bölümdeki Klaus ve Caroline öpüşmesinde. Nereden nereye olduk ama o da iyiydi, hakkını yemeyeyim.
Not 2: Bu da gerçek hayattan.

Gelelim Jeremy’ye:

İtiraf edeyim, ben gerçekten sanat okuluna gideceğine inanmıştım. Oyuncunun düzenli kadrodan çıkması anlaşılan tamamen bir çıkma olmamış, çünkü bu ona hiç de benzemiyordu. Meğerse kanında hala avcılık akan Jeremy, sanat okulu ayağına Alaric ile bir olup vampir avına çıkmış. Bu işi ne kadar saklayacaklar, Jeremy ve Steven R. McQueen ne kadar olmayacak bilmiyorum ama en azından bu sezonu kapatabiliriz bence. İtiraz etmem.

Jeremy’nin Bonnie gelmeden gitmesi bir bakıma iyi de oldu sanki. O kadar bölüm kız yok diye başımızın etini yemişken geldikten sonra gitse biraz tuhaf olurdu. Ailesinin de gerçekten kazadan öldüğü ortaya çıktı zaten. Bir de Elena biraz haklı, hali hazırda iki kere falan öldü. Onu geri getirmeye çalışırken bu sefer de Bonnie ölmüştü hatta…

Yalnız içimde kalmasın, Elena ve diğerleri mezun olurken klasik “Ne ara ders çalıştınız siz acaba?” tepkisi vermiştim. Çünkü gençlik dizilerinde hiç böyle bir durum olmuyor ve karakterleri de ilk sezon zamanı Stefan’ın ilk sahneleri ve Alaric’in – o da zaten ana karakter – Tarih dersleri haricinde derste gördüğümüzü hatırlamıyorum. Şu dizide gerçek anlamda mezun olma stresi yaşayan tek kişi Matt oldu… Jeremy’nin mezuniyetini ise pat diye ayarlasalardı komik olurdu, o yüzden vampir olmaları kırk yılda bir düzgünce işe yaradı yani.

Matt demişken, gelelim son konuya:
Oyuncak bebeğe çarpıyor sanki geri zekâlı.Oyuncak bebeğe çarpıyor sanki geri zekâlı.
Bölümü bitirdikten sonra Twitter’da dolanırken Steven R. McQueen’in ayrılışı nedeniyle Julie Plec teyze, Caroline Dries ve Steven’ın verdiği bir röportajı okudum; orada Enzo’daki bu (saçma) nefretin nedenini işleyeceklerini söylemişler. Çok merak ediyorum ne çıkacak…

Sarah’ı kendi emellerine alet etmek için bir plan uygulayan ve bunun için Matt’i kullanan Enzo, bu bölümde de devam etti. Sarah resim çekmek için bara geldi ve Matt ile vakit geçirmeye başladılar. Bu arada Enzo daha önce annesiyle tehdit ettiği Matt’i bu sefer Jeremy ile tehdit etti ve Sarah’ı istediği gibi bir tünele getirtti.

Merak: Enzo ayağını Jeremy’nin suratına dayamış olarak Matt ile konuşuyordu ve Jeremy o haldeyken Matt’i tehdit ediyordu. Bir kişi bile mi bu konuşmayı deşip ne demek istedi bu adam diye merak etmedi?

Sonra da pat diye Matt’e arabayla çarpıverdi… Matt’i ne sandıysa artık bu, bilemedim. İlk birkaç saniye parmağındaki yüzüğü unuttuğumdan telaşlanmadım değil hani. Enzo ise planı gereği vampir versiyonuyla Sarah’ın önüne çıkıp Matt’i iyileştirdi. Sarah da tabii ki şoklardan şok beğendi, artık açıkla açıklayabilirsen… Dur bakalım Enzo daha ne halt yiyecek?

Bu bölüm de bu şekilde oldu. Gelecek bölüme cenazenin yanında Bonnie’yi de işlerler diyorum, çünkü çıktığı yolculuğun bir sonu olacak elbette… Dönsün de zaten, daha Elena-Damon arasını karıştıracak… Neyse, haftaya görüşürüz efendim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder