30 Ağustos 2015 Pazar

Tatlı Küçük Yalancılar 2. Bölüm: İyi bir yalan seni gerçeklerden çok daha iyi korur

Tatlı Küçük Yalancılar’da geçtiğimiz bölümü A’nın Selin’in kafasına vurarak bayıltmasıyla kapatmıştık. Selin ortaya çıkmayınca meraklanan kızlarla da açıverdik. Elbette başladılar aramaya ama nihayetinde bulabildikleri onun telefonu oldu ve arada Eren ile karşılaştılar. Tabii piercingli adam da bir yandan peşlerinde dolanmaya devam etti…

Her ne kadar Selin’in başına vuran A olsa da biz kızı yine Toprak’la bulduk ve beyimiz yer kalmamış gibi bir uçurumun kenarına sürdü arabayı. Gerçi manzaranın güzelliğini inkâr etmeyelim şimdi, ayrıca Burak Deniz’e tek damla gözyaşı yakışıyormuş ben bu arada onu anladım. Eh, haliyle olaya polis ve aileler de dahil oldu. Klasik bir morgdaki benzer eşkâl sendromunu da atlattıktan sonra konu fazla uzamadan Selin çıktı ortaya. ‘Bir şekilde’ hastaneye varmış.

“Acaba kim bulup getirdi Selin’i buraya?” Neyse ki milyon dolarlık soruyu da atlamadılar ve Toprak konusu polisin de dikkatini çekiverdi. Selin ise hastanedeyken Açelya’nın ‘hayalini’ görerek onunla bir konuşmaya girdi. Bunun benzeri orijinalde Hande’nin muadili Hanna ile Alison arasında yaşanmıştı ve bu konuşmanın ileride baya bir getirisi olduydu. Orijinalin en sevdiğim kısımları ana konuyu işledikleri kısımlar, bu dizide de aynı şey olacak gibi duruyor.

Telefonunun şarjını bitirmek için tam da zamanını bulan Aslı, kendisini haberdar etmesini isteyen Eren’in evine uğrayarak bu dileği yerine getirdi ve buradan sonra devreye romantizm girdi. Arkadaş kaybetme korkusu her daim işe yarar zaten. “Senin bana her şeyi anlatman lazım.” ise milyon dolarlık romantizm baltalama cümlesi olsa gerek. O değil de Eren ‘baya’ zeki çıktı, zekâsı sağ olsun Aslı’yı bile kaçırttı evden nihayetinde. Böylece malum gecemizi de bitirivermiş olduk, herkese geçmiş olsun.
 
Ertesi günü ise Selin’in taburcusu ile açtık. Açelya’ların evi yanda olduğundan Cesur ile de eve girişte karşılaştılar. Cesur’un ve Selin’in babasının birbirilerine bakışlarından da o ikisinin birbirine bayılmadığını geçtim sorunları olduğu açıktı. Günlük de ardından toprağın altını boyladı.

[Aslına bakarsak orijinalden dolayı ne olduğu belli de orada daha ileride ortaya çıkan bir gerçekti; üçüncü bölümden girişi yapmamışlardı. Uyarlarken harmanlama yapıyorlar anlaşılan.]

Açelya’nın üstüne bir de Selin olayı olunca aileler fasulye değil tabii, her biri ayrı endişe sahnesi sergilediler. Çok deşmeye gerek yok, Aslı’nın annesi meğerse bir sergiye Açelya’nın portresini yapıyormuş. Orayı bırakıp sıradaki aksiyonuna hasta ziyaretleriyle devam ettik. Üç kıza ek olarak piyangodan Janset de çıktı.

Sonuç 1: Toprak ortada yok, nerede olduğunu bilen hiç yok.

Sonuç 2: Kapıda kızlarla karşılaşan Cesur, Açelya’nın ona Janset’in kazasını Selin'in düzenlediğini söylediğini anlattı. Kızlar tabii şok, Selin'e de söylemediler.

Sonuç 3: Kızların burnunun dibinde dolanan piercing sahibi Janset ile bağlantılı çıktı.

Ailesiyle arasında sorunlar olan bir diğer dizi bireyi Eren ise diğer yandan elinde annesinden gelme bir paket buluverdi. İçinden çıkan iki çocuğun resmi çıktı ve herhalde bir sonraki bölümde detayını öğreniriz; ben dizideki problemlere devam edeyim. Zira bir tempo var; herkesin başı sürekli sorunlu. Partide sevgilisine yakalanan Hande neden başkasıyla gittiğini açıklayamadığından terk edildi… Gerçi aldatmaya kalkan kız kolunda başka erkekle bir yere gidecekse neden okulun balosuna gelsin, o başka konu. Üstelik Barış mesajları atanı da bulamadığından bir bakıma amaçsız bir terk edilme de oldu.

(Şurada üçüncü bölümdeyiz, tabii ki bulamayacaktı mesajları atanı…)

Bir sonraki sorunumuz Melisa’yla barışmak için eve gelen Ilgaz’ın Selin’in hışmını üzerine çekmesi. Melisa kardeşini seviyor olsa da suratından anladığımız üzere o Ilgaz’ı elbet affedecek ve peşine takılacak. Ablasıyla aynı huydan olan Selin de içinde Açelya’yı da bulunduran ilk tanışmalarını flashback olarak izlediğimiz Toprak’ın peşine takılacak hatta. (Yalnız sahne Toprak için fail bir sahne olsa da izlemesi eğlenceliydi.)

A’nın komiser için hazırladığı zarf adama ulaşınca adam kızların karşısına çıktı ama kasetten zaten bildiğimiz üzere o gece yanında birisi olmasının dışında bir şey çıkmadı. Kızlar da kendileri kişiyi bulmak üzere şüpheli gördükleri Janset’in yanındaki adamın peşine takıldılar. Ölü bir yatırım olduğu belliydi ama olsun. (Yahu o çocuğun neresi Açelya’nın tipi?) Sonuç: Söylediğine göre afla dönen Mimarlık öğrencisi Güven Tokdemir.
Adam ölü yatırım ama Barış ve Hande’yi yeniden aynı kareye sokma bakımından işe yaradı bak. Barış’ın bu sefer istediği ise birlikte bir akşam geçirmek oldu. Hande’nin kabul etmesiyle önce ocak başına, sonra Barış’ın büyüdüğü yurda, ardından da şehri tamamen görebilecekleri bir yere gittiler. Kalite gittikçe arttı yani…
Sonuç 1: Barış ve Hande’nin arasındaki kıvılcımlar ortaya çıktı.

Sonuç 2: Barış’ın espri yeteneği kötüymüş. 21 Aralık’ın soyu hala tükenmedi ya?

O sırada devam eden bir diğer randevu da Aslı ilw onun gönlünü almayı ‘tabii ki’ beceren Eren arasında oldu. Gerçi bunlarınki çalışmaktan vakit geçirmeye geçişti ama yine de sayılır. Kötü değildi, hatta çifte gün geçtikçe ısınıyorum da bir konu fragmanda da olduğu gibi bölümde de gözüme takıldı: Yağmur altında dans. Romantik bir unsur ama yağan sahte yağmur gerçeklik hissi uyandırdığında. Bunlarınkinin sahte olduğu çok belliydi ya.
Randevuları bitirip sorunlara kaldığımız yerden devam edersek:

- Açelya’nın resminin sergileneceği serginin zamanı geldi. Pembe tonlarında kötü de olmayan bir resim sergilendi. Cesur hem resmi eleştirmeden duramadı, hem de Selin o arada Açelya’nın Janset olayını Cesur’a nasıl anlattığını öğrendi. Yetmedi bu durum kızlarla arasını açtı. Daha da yetmedi, bölümün sonunda birisi tabloyu parçaladı. Bir sürü emek harcanan sanat eserlerine zarar verilmesine karşı olduğumdan biraz bozulmuş olabilirim ben buna.

- Bir diğer sorun Güven’in tahmin edileceği üzere okulun öğrencisi çıkmamasıydı. Kızlar da bu yüzden gidip polise şikâyet etmeye kalktılar. Sonuç: Benim tahminimin aksine piercingli arkadaş ortama uyum sağlamaya çalışan hipster kılıklı sivil polis çıktı. Meğerse kızları korumaya çalışıyormuş.

- Baş şüpheli Toprak’ın evi için arama emri çıkartılması. Bölümün başlarında A’nın polise gönderdiğini gördüğümüz kayıtta Açelya’nın üstünde olan erkek hırkası Toprak’ın evinden çıkıverdi. O nedenle herkes zaten ortalıklarda olmayan Toprak’ı aramaya başladı. Toprak ise klasik bir hamle yaparak Selin’in arabasına bindiği sıra onun arabasının arkasından çıkıverdi.

Biz de bu sayede bölümü o saniye kapatmış olduk. Geçmiş olsun efendim…

Not: Ben hala Eren’in kocaman gözlüklerine alışamadım, nasıl olacak bilemiyorum. Bir de Selin’in yüzündeki benlere daha çok takılmaya başladım.

Bu bölüm de bu şekildeydi yani. Haftaya tekrardan görüşmek dileğiyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder